Bursa’da Eğitimin Nabzı Tutuldu: “Ara Eleman Değil, Aranan Eleman Yetiştireceğiz”

Bursa’da, özel eğitim sektörünün temsilcileriyle Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Muhammet Bilal Macit arasında dikkat çeken bir buluşma gerçekleşti. Fakat bu, sıradan bir toplantı değildi. Masada sadece eğitim sistemi yoktu; Türkiye’nin geleceği, nitelikli iş gücü, mesleki yönelimler ve gençlerin kariyer haritaları tartışıldı.

Toplantıya Bursa İl Milli Eğitim Müdürü, Tan Okulları Yönetim Kurulu Başkanı Erten Kayan ve kentteki 78 özel okulun yöneticileri katıldı. Konu başlıkları doğrudandı: Stajyer öğretmenlerin önü neden kapalı? Meslek liseleri neden yetersiz? Ve Türkiye neden hâlâ ara eleman sıkıntısı çekiyor?

"Stajyer Öğretmen Uzaydan Gelmiyor"

Toplantının en dikkat çeken konuşmalarından birini yapan Erten Kayan, özel okulların bürokratik engellerle nasıl mücadele ettiğini net bir dille ortaya koydu. “Biz bu gençleri sisteme entegre etmek istiyoruz,” dedi ve ekledi: “Ama mevzuatlar hâlâ ayak bağı. Stajyer öğretmen uzaydan gelmiyor; üç yıl boyunca sistemi içeriden öğrenme fırsatları ellerinden alınıyor.”

Kayan’ın değindiği bir başka mesele ise mesleki eğitimdeki boşluktu. Türkiye'de herkesin avukat, mühendis ya da doktor olmak istediğini; ama bir kalfa, kaynakçı ya da çırak bulmanın neredeyse imkânsız hale geldiğini dile getirdi. İnşaat sektöründen örnek veren Kayan, “168 farklı meslek grubuna ihtiyaç var ama bunları yetiştirecek kadrolar yok,” diyerek meslek liselerinin hem sayısal hem de niteliksel olarak yetersiz kaldığını vurguladı.

Bakan Yardımcısı Macit’ten Net Mesaj: “Bu Belge Dosyada Kalmayacak”

Toplantının resmi yüzü olan Bakan Yardımcısı Muhammet Bilal Macit, mesleki ve teknik eğitimin geleceğine dair umut veren açıklamalarda bulundu. “Masada sadece bir belge değil, bir dönüşüm planı var,” diyen Macit, bu sürecin özel sektörle birlikte yürütüleceğini ve okul-sanayi eşleşmeleriyle gençlerin sektöre doğrudan hazırlanacağını belirtti.

Macit’in şu cümlesi salonda yankı buldu:“Biz ara eleman değil, aranan eleman yetiştirmek istiyoruz.”

Bir Sonraki Adım: Diyaloğun Sürekliliği

Toplantı yalnızca sorunların dile getirildiği değil, aynı zamanda çözüm yollarının tartışıldığı verimli bir platform haline geldi. Katılımcılar, bu tür görüşmelerin süreklilik kazanması gerektiğini ve eğitimin ancak tüm paydaşların ortak aklıyla güçlenebileceğini vurguladı.

Ortak görüş netti: Türkiye'nin kalkınması, gençlerin doğru yönlendirilmesi ve eğitim sisteminin sektörle entegre hale gelmesinden geçiyor. Yani, geleceğin anahtarı mesleki eğitimde gizli olabilir.