BURULAŞ’ta Görünüm Baskısı: Sakal Tıraşı Zorunlu mu Olmalı?

Bursa Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı toplu ulaşım şirketi BURULAŞ’ta, Genel Müdür Fahrettin Beşli'nin personel WhatsApp gruplarına attığı iddia edilen mesaj, çalışanlar arasında huzursuzluk yarattı. Beşli, sakal tıraşı konusundaki disiplin uyarısında “kirli sakal” ifadesini kullanarak, tıraşsız gelen personelin ve amirlerinin sorumlu tutulacağını belirtti.

Mesajda yer alan ifadelere göre; otobüs şoförlerinden güvenlik görevlilerine kadar tüm çalışanların “kişisel bakımlı ve tıraşlı” olması gerektiği vurgulanırken, “kirli sakal” kullanan personelin kalabalık içinde kaybolarak inisiyatifi istismar ettiği ileri sürüldü.

Beşli, “Bu tarife uyan şekilde tıraşsız, kişisel bakımsız ve pejmürde görüntüyle mesaiye gelen personele müsamaha gösterilmeyecektir.” dedi.

Personele verilen bu talimatın ardından birçok çalışan rahatsızlık duyduğunu, ancak işten atılma korkusu nedeniyle ses çıkaramadığını belirtiyor.

🎙️ Personele Mikrofon Uzattık: "Korkudan Ses Çıkaramıyoruz"

KulisHaber16 olarak, konuşmaya cesaret eden birkaç çalışanla anonim şekilde görüştük. Söyledikleri ise BURULAŞ’ta artan baskının sessiz çığlığı gibiydi.

Otobüs Şoförü :

“Yıllardır bu işi yapıyorum, hiçbir yolcu bana sakalım var diye şikâyet etmedi. Temiz giyinmek başka, sakal bırakmak başka. Bu artık özel hayata müdahale.”

Güvenlik Görevlisi:

“Kirli sakal bahanesiyle herkesin sakalını sıfırlatmak ne kadar mantıklı? Kurumsal disiplin diyorlar ama biz insanız, robot değil.”

Temizlik Personeli :

“Birçok arkadaşım tıraş olmak istemiyor ama korkudan ses çıkaramıyor. Kimi kredi ödüyor, kimi çocuğunu okutuyor. Kimse işini riske atmak istemiyor.”

Vatman :

“Sakal bırakmak kişisel tercihtir. Eğer hijyenik ve bakımlıysa neden yasak olsun? Bu yazıdan sonra herkes diken üstünde.”

BURULAŞ’ta uzun süredir özellikle kıyafet, görünüm ve disiplin konusunda baskı olduğu iddia ediliyordu. Sakal yasağı ise bu baskının en görünür örneği olarak değerlendiriliyor.

İnsan Hakları ve iş hukuku uzmanları, bu tür uygulamaların “kişisel özgürlüklerin sınırlandırılması” kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini ve hukuki zemininin tartışmalı olduğunu belirtiyor.

---

Derin Bakış (KulisHaber16)

BURULAŞ yönetiminin çalışanlarına yönelik "sakal yasağı" mesajı, sadece bir tıraş talimatı değil; kurumsal disiplin adı altında kişisel özgürlüklere müdahalenin bir yansıması olarak görülüyor.

Bir kamu hizmeti kurumu, çalışanlarının görüntüsüyle mi yoksa hizmet kalitesiyle mi ön plana çıkmalı?

Çalışanların suskunluğu; sessiz bir rahatsızlığın habercisi. İşini kaybetme korkusuyla dile getirilemeyen bu tepkiler, kurum içi psikolojik baskıya da işaret ediyor olabilir.

İmaj kaygısıyla uygulamaya konan bu tip kararların, uzun vadede çalışan motivasyonunu ve aidiyet duygusunu nasıl etkileyebileceği ise ciddi bir soru işareti olarak karşımızda duruyor.

KulisHaber16 soruyor:

Sakal mı önemli, hizmet kalitesi mi?

Görünüm mü kurumsallık getirir, yoksa adaletli ve huzurlu bir iş ortamı mı?