Gürsu CHP’de Demokrasi Krizi mi ?: Delege Seçimlerinde Katılım Engeli İddiası
- Mert Morava

- 23 Ağu
- 1 dakikada okunur

Gürsu Cumhuriyet Halk Partisi’nde delege seçimleri süreci, parti tabanında derin bir kriz yarattı. İlçe Başkanı Muhammet Aydın ve yönetimi, seçim saatlerini üyelerin iş çıkış saatlerine denk getirerek eleştirilerin odağı oldu. Karar, partililer arasında “Bu kasıtlı bir katılım engelleme mi?” sorusunu gündeme getirdi.
Seçimlerin başlangıçta 20.00-22.00 arası duyurulmasına rağmen, il yönetiminin talimatıyla saatlerin 17.00-19.00 aralığına çekilmesi, iş saatlerinde olan birçok üyenin oy kullanmasını zorlaştırdı. Bu uygulama, CHP Gürsu’daki demokratik sürecin meşruiyetini tartışmaya açtı.
Cavit KAYA Korkusu mu Sardı ? Gürsu CHP’de Demokrasi Krizi mi ?
Bu gelişmeler partide büyük rahatsızlık yaratırken, muhalif kanadın güçlü ismi Cavit Kaya ise seçimlerde büyük bir farkla zafer elde etti. Memduh Kaya’nın oğlu olan Cavit Kaya, örgütteki halk desteğini arkasına alarak Aydın’ın planlarını boşa çıkardı.
Parti içi sosyal demokrat tabanın tepkisi sert:“Bu yönetim partinin özünü hiçe sayıyor,”“Üyelerin iradesi yok sayıldı,”“Muhammet Aydın’ın istifa etmesi gerekiyor” gibi yorumlar sosyal medyada yaygınlık kazandı.
Bu tabloya bakıldığında, CHP Gürsu’da değişim talebinin kaçınılmaz olduğu netleşiyor. Parti tabanının güvenini yeniden kazanacak, şeffaf ve katılımcı bir yönetim beklentisi yükseliyor.
🔍 Kulishaber16 // Derin Bakış
Gürsu’da yaşanan delege seçim süreci, CHP içindeki demokrasi sorununun canlı bir örneğidir. Parti yönetiminin aldığı kararlar, üyelerin iradesini gözetmekten uzak, tabana yabancı bir anlayışı ortaya koymuştur. Bu durum, sadece Gürsu değil, Türkiye genelinde partilerin tabanla bağının ne kadar zedelendiğinin de göstergesidir.
Demokrasi, yalnızca sandıkta değil, sürecin her aşamasında sağlanmalıdır. Katılımın engellenmesi, siyasi aidiyet ve güveni zedeleyen bir sonuç doğurur. Cavit Kaya’nın yükselişi ise, halkın ve örgütün demokrasi talebinin kırılmadığını göstermektedir.
Bu kriz, CHP’nin önümüzdeki dönemde yapacağı değişimlerin ne kadar hayati olduğunu ortaya koyuyor. Siyasi partiler, halkın sesine kulak vermezse, siyasi gelecekleri ciddi risk altına girer.










Yorumlar