top of page

Tayfun Öztürk’ten Sert Çıkış: İktidar da Muhalefet de Sorumlu

Tayfun Öztürk’ten Sert Çıkış: İktidar da Muhalefet de Sorumlu
Ekonomi, Eğitim, Adalet... DEVA’dan Türkiye Gerçeği Raporu

DEVA Partisi Bursa İl Başkanı Tayfun Öztürk, Türkiye'nin giderek derinleşen ekonomik, sosyal ve adalet krizleriyle “görünmeyen ama hissedilen bir şiddet” altında yaşadığını belirterek, hem iktidara hem de ana muhalefete sert eleştirilerde bulundu.


Yapılan açıklamada, Türkiye’nin yapısal sorunlarının sadece siyasi iktidarın değil, çözüm üretmeyen muhalefetin de ortak ürünü olduğu vurgulandı.

“Bu şiddet ne bir tokatla ne bir yumrukla gelir...Sofranızdan, cebinizden, okul sıralarından ve hastane koridorlarından çalar.”

diyen Öztürk, vatandaşın günlük yaşamda karşılaştığı adaletsizliği, sistematik bir baskı türü olarak tanımladı.


Ekonomiden Eğitime, Sağlıktan Hukuka: Her Alanda Kriz

Tayfun Öztürk açıklamasında şu yapısal sorunlara dikkat çekti:

  • Ekonomi: Alım gücünün erimesi, gelir uçurumu ve adaletsiz vergi sistemi

  • Eğitim: Nitelikli eğitime erişimde bölgesel eşitsizlik

  • Sağlık: Kaliteli hizmete ulaşamayan dar gelirli aileler

  • Barınma: Fahiş kira artışları ve sosyal konut eksikliği

  • Adalet: Güçlüyü koruyan, zayıfı dışlayan hukuk düzeni


"Bu Sadece İktidarın Değil, Muhalefetin de Sınavı"

Öztürk, bu sorunların sadece hükümetin değil, halkın gerçek sorunlarını göz ardı eden muhalefetin de sorumluluğunda olduğunu belirtti:

“Siyaset; hesap kitap değil, halk için çözüm üretme işidir.Koltuk derdine düşen her yapı bu yapısal şiddetin ortağıdır.”

“Türkiye Çift Taraflı Sıkışmışlık Yaşıyor”

Öztürk’e göre vatandaş, bir yanda iktidarın hatalı politikaları, diğer yanda muhalefetin ilgisizliği arasında sıkışmış durumda:

“Krizler sofraya dokunurken, siyasi aktörler birbirine laf yetiştiriyor.Halk yalnız, sistem kör. Bu düzen umudu boğuyor.”

“DEVA, Çözüm ve Adaletin Sesi Olacak”

DEVA Partisi’nin temel hedefinin adaletli, eşitlikçi ve erişilebilir bir düzen kurmak olduğunu vurgulayan Öztürk, açıklamasını şu sözlerle tamamladı:

“Bu ülke, yapısal şiddete teslim olmayacak kadar dirençlidir.Biz de bu direncin siyasal sesi olmaya kararlıyız.”

Derin Bakış

Yapısal Şiddet: Görünmeyen Krizin İçindeyiz

Türkiye’deki ekonomik, sosyal ve hukuksal adaletsizlikler, bireyin günlük yaşamında farkında olmadan içine çekildiği yapısal bir şiddet sistemini işaret ediyor. Bu tür krizlerde çözüm yalnızca yönetim değişikliği değil, sistemin kendisinin dönüştürülmesidir.


Ancak asıl soru şu:Siyaset kurumu halkı dinlemekten vazgeçmişse, halk sesini nasıl duyurabilir?

Yorumlar

5 üzerinden 0 yıldız
Henüz hiç puanlama yok

Puanlama ekleyin
bottom of page