top of page

Öğretmenler Neden Her Geçen Gün Daha Fazla Zorluk Yaşıyor?

Öğretmenler Günü çelenk töreni ve Eğitim-İş etkinliği

Öğretmenler Günü kapsamında bugün birçok ilde çeşitli etkinlikler düzenlenirken, Eğitim-İş Sendikası da anlamlı bir programla öğretmenlerin yaşadığı sorunlara dikkat çekti. Gün, Atatürk Anıtı’na çelenk sunulmasıyla başladı. Başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk’ün eğitim vizyonu bir kez daha hatırlanırken, sendikanın düzenlediği program sendika binasında emekli öğretmenlere plaket takdimi ve kokteylle devam etti.


Atatürk’ün Aydınlanmacı Eğitim Modeli Vurgulandı

Eğitim-İş Şube Başkanı Özkan Rona, konuşmasında Atatürk’ün “Millet Mektepleri Başöğretmenliği” unvanına değinerek tüm öğretmenlerin Öğretmenler Günü’nü kutladı. Rona, Atatürk’ün eğitim felsefesinin bugün her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyulduğunu belirterek şu mesajı verdi:

“Başöğretmenimizin izinde, aydınlanma meşalesini daha yükseğe taşıyacağız.”

Rona’ya göre, öğretmenlerin toplumdaki rolü yalnızca ders anlatmakla sınırlı değil; topluma yön veren birer rehber olarak konumlanmaları gerekiyor.


Öğretmenlik Mesleğinin Saygınlığı Erozyona Uğruyor

Rona’nın konuşmasındaki en dikkat çekici noktalardan biri, öğretmenlerin son yıllarda giderek artan baskı, şiddet ve itibarsızlaştırma girişimleriyle karşı karşıya olmasıydı. Eğitim sisteminin bir “teknisyen ordusuna” dönüştürülmek istendiğini savunan Rona, öğretmenlerin hem fiziksel hem de psikolojik anlamda zorluk yaşadığını belirtti.


Okullarda giderek artan şiddet olayları, öğretmentlerin mesleki alanlarını özgürce icra edememesi ve yöneticilerin mülakatla atanması gibi konular, sendikanın eleştirileri arasında başı çekti.


Ekonomik Kriz Öğretmenleri Derinden Etkiliyor

Eğitim-İş’in yaptığı araştırmaya göre öğretmenlerin büyük bir kısmı ekonomik olarak ciddi bir darboğazda.Araştırmanın dikkat çeken bulgularından bazıları şöyle:

  • Öğretmenlerin yarısından fazlası kira ödemek zorunda ve kira ödeyenlerin %64’ü bu bedeli karşılamakta zorlanıyor.

  • Her iki öğretmenden biri, kredi kartı borcu için aylık gelirinin yarısından fazlasını kullanmak zorunda kalıyor.

  • Öğretmenlerin 3’te 1’i kredi kartı borcunu düzenli ödeyemiyor.

  • Çoğu yılda hiç tatil yapamıyor; yarısı gelirinin giderini karşılayamıyor.

  • 4 öğretmenden 1’i ek iş yapmak zorunda. Ek iş yapanların %10’u, kendi alanı dışında çalışıyor.

  • Öğretmenlerin %93’ü tasarruf yapamadığını söylüyor.

  • Emekli öğretmenlerin önemli bölümü de geçim sıkıntısı nedeniyle çalışmaya devam ediyor; eşinin geliri olmayan emeklilerin %70’i ek iş yapıyor.

  • 65 yaş üstü emeklilerin %30’u hâlâ çalışmak zorunda.


Rona, bu tabloya ilişkin olarak “Öğretmenlerin emeği değersizleştiriliyor, hakları daraltılıyor ve yoksulluk koşullarında yaşamaya mahkûm ediliyor” değerlendirmesinde bulundu.


Yönetim Politikaları ve “Tek Adamcı” Yaklaşım Eleştirildi

Rona, özellikle son yıllarda uygulanan mülakatla yönetici atama sistemi ve merkeziyetçi eğitim yönetimi anlayışının öğretmenleri baskı altına aldığını savundu. Bu durumun okullarda demokratik çalışma ortamını zedelediğini belirten sendika, eğitim çalışanlarının fikirlerinin dikkate alınmamasının sisteme zarar verdiğini ifade etti.


Eğitim-İş: “Mücadeleden Vazgeçmeyeceğiz”

Konuşmasının sonunda Rona, öğretmenlerin haklarını savunma kararlılıklarını yineledi:

“Baskılar arttıkça, saldırılar çoğaldıkça boyun eğmeyeceğiz. Atatürk’ün izinde aydınlanma mücadelesini büyüteceğiz.”


Öğretmenleri örgütlü mücadeleye davet eden Rona, “Gerçek bir Öğretmenler Günü yaşamak için hep birlikte mücadeleyi büyüteceğiz” diyerek tüm öğretmenlerin gününü kutladı.

Derin Bakış

Öğretmenlerin hem ekonomik hem de sosyal açıdan giderek zorlaşan yaşam koşulları, aslında toplumdaki genel dönüşümün de bir yansıması. Eğitimdeki sorunlar derinleştikçe, gelecek kuşakların niteliği ve toplumsal yapının dayanıklılığı da etkileniyor.


Sizce bu süreç, Türkiye’de eğitimin geleceğini nasıl şekillendirecek?

Yorumlar

5 üzerinden 0 yıldız
Henüz hiç puanlama yok

Puanlama ekleyin
bottom of page