İYİ Parti'den PKK Sempatizanlarına Net Mesaj: Gemlik Sahipsiz Değil!

Gemlik’te Tansiyon Yükseliyor: “Bu Sokaklarda Vatanseverler Yürür!”

Bursa’nın Gemlik ilçesinde kamuoyunu sarsan bir iddia gündeme oturdu. “Yurtsever Gençlik Platformu” adını kullanan bazı grupların, terör örgütü PKK'nın kurucusu Abdullah Öcalan için yürüyüş planladığı öne sürüldü. Henüz resmi olarak doğrulanmamış bu iddia, ilçe genelinde büyük tepkiyle karşılandı.

İYİ Parti Gemlik İlçe Başkanı Orhan Karaduman, konuyla ilgili çok sert bir açıklama yaptı. Karaduman, söz konusu iddiaların kabul edilemez olduğunu belirterek devleti göreve çağırdı.

“Gemlik, vatan sevdalılarının şehridir. Terör sempatizanlarının sokaklarımızda propaganda yapmasına asla izin verilemez,” dedi.

“Bu Topraklar Şehitlerin Emaneti”

Karaduman açıklamasında, Gemlik’in milli birlik ve beraberliğe olan bağlılığını vurguladı:

“Bu şehir, şehit kanlarıyla yoğrulmuş bir vatan toprağıdır. Herkes bilmelidir ki; bu sokaklarda vatan hainleri değil, vatanseverlerin adımları duyulur.”

İYİ Parti İlçe Başkanı, bazı çevrelerin toplumsal huzuru bozmaya yönelik girişimlerde bulunduğuna dikkat çekerek şu sözlerle uyardı:

“Türk milletinin sabrını sınamak, bedeli ağır olacak bir gaflettir. Bu milletin kararlılığını test etmeye kalkanlar, cevabını fazlasıyla alır.”

Devlete Çağrı: “Kamu Düzeni Tehdit Altında Bırakılamaz”

Karaduman, güvenlik güçlerine çağrıda bulunarak kamu düzeninin sağlanması gerektiğini belirtti:

“Bölücü emellere ve kirli planlara asla göz yumulmamalıdır. Bu şehirde teröre, propagandaya ya da ayrıştırıcı söylemlere yer yoktur.”

Ayrıca Türkiye’nin bir hukuk devleti olduğunun altını çizen Karaduman:

“Özgürlük adı altında bölücülük yapılamaz. Demokrasi, hiçbir zaman ihaneti meşrulaştıramaz,” dedi.

---

Derin Bakış

Toplumsal Huzur Üzerinden Bir Sorgulama

Gemlik’te dillendirilen bu iddia, sadece yerel bir güvenlik meselesi değil; aynı zamanda toplumun huzur, güvenlik ve ortak değerler konusundaki reflekslerini de gün yüzüne çıkarıyor. Türkiye, yıllardır terörle mücadele ederken bir yandan da ifade özgürlüğü ve demokratik haklar dengesi içinde yaşamaya çalışıyor.

Peki sizce, toplumsal güvenliği tehdit ettiği iddia edilen bu tür eylemlere karşı devletin yaklaşımı nasıl olmalı?

Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz?