Zeytinlikler Neden Hızla Yok Ediliyor? Görmezden Gelinen Gerçekler
- Mert Morava

- 1 gün önce
- 2 dakikada okunur

26 Kasım Dünya Zeytin Ağacı Günü… Fakat bu özel gün, yalnızca sembolik bir kutlama değil; aynı zamanda derin bir yüzleşmenin başlangıcı. Yüzyıllardır bereketin, barışın ve kültürün simgesi olan zeytin ağacı, Türkiye’nin birçok bölgesinde giderek artan tehditlerle karşı karşıya.
Aksungur Mahalle Muhtarı, OVADER Başkanı ve Aksungur Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Sinan Kaya, yaptığı açıklamada bu kadim ağacın kaderini sarsan gerçekleri kamuoyuna duyurdu.
“Bu Ağaca Gerçekten Hak Ettiği Değeri Veriyor Muyuz?”
Kaya’nın sorusu aslında yıllardır süren bir tartışmayı yeniden gündeme taşıdı:“Zeytin ağacının değerini biliyor muyuz?
Ve daha önemlisi, onu korumak için gerçekten bir şey yapıyor muyuz?”
Kaya’ya göre cevabın net olmadığını gösteren çok fazla örnek var. Türkiye’nin dört bir yanında zeytinlikler otoyol projeleri, maden sahaları, enerji yatırımları, taş ocakları ve rant odaklı girişimler yüzünden geri dönüşü olmayan bir tahribatla karşı karşıya kalıyor.
Binlerce Yıllık Miras Sessizce Yok Oluyor
Sinan Kaya, zeytin ağacının sıradan bir tarım ürünü olmadığını; Anadolu’nun geçmişten bugüne taşıdığı en değerli kültürel miraslardan biri olduğunu vurguluyor.
• Uzun Ömürlü Bir Canlı: “Yaşayan Tarih”
Zeytin ağaçları uygun koşullarda bin yıl yaşayabiliyor. Yani bugün dikilen bir zeytin ağacı, sadece bizim değil torunlarımızın torunlarına bile gölgesini ve meyvesini verebilir.
• Kuraklığa Meydan Okuyan Güç
İklim krizinin etkilerini her gün hissettiğimiz bu dönemde, suyu en verimli kullanan canlılardan biri zeytin ağacı. Kaya, “Bir damla suyu bile israf etmeyen bu ağacın doğayla uyumu olağanüstü” diyerek zeytinin ekolojik önemini hatırlatıyor.
Kültürün, Barışın ve Bereketin Sembolü
Zeytin, Akdeniz coğrafyasının ortak dili. Hem barışın hem de güzelliğin sembolü olarak yüzyıllardır çeşitli kültürlerde yer bulmuş bir değer. Meyvesi, yağı, yaprağı ve özü ise insanlığın şifa kaynağı.
Kesilse Bile Vazgeçmeyen Ağaç
Zeytin ağacı kesilse bile yeniden filizlenebilen nadir canlılardan biri. Bu yönüyle doğanın direncini ve yeniden doğuşun gücünü temsil ediyor.
“Zeytinlikler Rantın Gölgesinde Kayboluyor”
Kaya’nın en sert eleştirisi ise plansız ve çarpık projelere…Türkiye’nin birçok bölgesinde son yıllarda zeytinlikler maden ruhsatları, termik santral planları, enerji projeleri ve yapılaşma baskısıyla yok edilme tehlikesiyle karşı karşıya.
“Bugün zeytinlikleri savunmazsak yarın çocuklarımızın elinde bir zeytin dalı bile kalmayacak.”
Kaya’ya göre Dünya Zeytin Ağacı Günü artık bir kutlama günü değil; bir uyarı, bir mücadele ve toplumsal sorumluluk günü.
“Herkesin Görevi: Bu Mirası Korumak”
Sinan Kaya, yalnızca çiftçilerin ya da çevrecilerin değil, tüm toplumun bu konuda sorumluluk taşıdığını vurguluyor.Yerel yönetimlerin, kamu kurumlarının, sivil toplumun ve bireylerin zeytinlikleri koruma mücadelesine destek vermesi gerektiğinin altını çiziyor.
Kaya’nın Çağrısı:
“Zeytin ağacını korumak geçmişe saygı, bugüne sahip çıkmak ve geleceğe karşı borcumuzdur.”
🟦 DERİN BAKIŞ
Zeytin ağacının karşı karşıya kaldığı tehlike, yalnızca bir çevre sorunu değil; aynı zamanda kültürel bir hafıza kaybının habercisi. Eğer bu mirası koruyamazsak, geleceğin toplumları bugünün değerlerini hatırlayamayacak.
Sizce zeytinliklerin yok oluşu, gelecekte yaşam biçimimizi ve kültürel hafızamızı nasıl etkiler?
Zeytinliklerle ilgili önceki haberimizi okumak için tıklayın:










Yorumlar